26 Şubat 2018 Pazartesi

ALPDERDE YENİDEN GÖREVE

2013 yılı aralık ayında yapılan genel kurulda Alpder başkanlığına aday olmadım.
sağlık sorunlarım ve geriden gelenlere yol açmak içindi.
2013 yılında açık kalp amaliyatı oldum ciddi sağlık sorunlarım vardı bende o güne kadar elimden geldiğince maddi manevi katkılar,çalışmalar yaparak benim için yeterli olduğunu söyleyerek veda etmiştim.

İsteyerek huzur içinde ayrılmıştım.

18 Kasım 2017 Cumartesi

SOHBETE DAVET 2017

Saygıdeğer    Alpsarılılar istanbul'da maalesef bir araya gelemiyoruz cenazelerde ya da özel durumlarda birbirimizi görüyoruz.
Bu ortamlarda yetersiz ve birbirimizle muhabbet etme imkanımız olmamaktadır.

Geçen sene şubat,mart ayınlarında  başlatmış olduğumuz kahvaltı,sohbet programları güzel ve samimi olarak başlamıştı.

10 Kasım 2017 Cuma

GEÇEN YIL BİR YAZI YAZMIŞTIM

GEÇEN YIL BİR YAZI YAZMIŞTIM

 

Geçen yıl dernek çalışmalarla ilgili geçmişten bugüne yapılanlarla ilgili bir yazı yazmıştım yazımın içeriğinde bazı yerlerde ben diye geçmektedir.

 

Bir genç arkadaşımız bu yazıya istinaden bir yorum yaptı maalesef ben, ben benden öteye geçememişiz biz olamamışız diyerek beni eleştirmişti.

Bende cevap olarak şöyle dedim eleştirin doğru, ancak söylediklerimde doğrumu,doğru.

Peki sen biz olmak için ne yaptın,ne katkı verdin dediğimde  şunu söyledi,en azından size engel olmadım.

 

Doğru söylüyordu bize karışmıyor hiçbir çalışmamıza gelmiyor ve katkı vermiyordu.Ben isterimki eleştiri yapanlar gelsinler destek,katkı versinler kuru kuruya eleştiri olmaz.

 

Akıl ve proje herkeste var ancak kaynağı,yapılmasının içinde olmalısınki o zaman senin düşüncelerin önerin dikkate alınsın yoksa çokta ciddiye alınmazsın.



Ahmet Lafcı

3 Kasım 2017 Cuma

KAVAK İLE KABAK

KAVAK İLE KABAK

Kavak ağacının yanında bir kabak filizi boy göstermiş. Bahar ilerledikçe bitki kavak ağacına sarılarak yükselmeye başlamış.
Yağmurların ve güneşin etkisi ile müthiş hızla büyümüş ve neredeyse kavak ağacıyla aynı boya gelmiş. Bir gün dayan
amayıp sormuş kavağa.
Sen kaç ayda bu hale geldin ağaç?
On yılda demiş kavak.
On yılda mı diye gülmüş ve çiçeklerini sallamış kabak.
Ben neredeyse 2 ayda seninle aynı boya geldim bak.
Doğru” demiş ağaç.
Doğru
Günler günleri kovalamış ve sonbaharın ilk rüzgarları başladığında kabak önce üşümeye başlamış sonra yapraklarını düşürmeye, soğuklar arttıkça da aşağıya doğru inmeye başlamış. Sormuş endişeyle kavağa :
Neler oluyor bana ağaç?
Ölüyorsun”” demiş kavak.
Niçin?
Benim 10 yılda geldiğim yere 2 ayda gelmeye çalıştığın için.
Her işin başı zamanlamadır.
Bir işin ne zaman yapılacağı, nasıl yapılacağı kadar önemlidir.

ALPSARILI GENÇLER


11/07/2010
ALPSARILI GENÇLER

Sevgili alpsarılı genç arkadaşlarım beni bir çoğunuz tanıyorsunuz son 8 yıldır hep ön planda oldum ve köyümüz için bişeyler yapmaya çalıştım.
30 yaş altındaki siz değerli arkadaşların bir çoğunu maalesef tanımıyoruz sizlerle tanışmak ve kaynaşmak adına bir sürü etkinlikler yapmaya çalıştık bunların bir kısmına icabet eden arkadaşlarınız oldu bir kısmınıza ulaşamadık belki bir kısmınızla iletişimi tam sağlayamadık ve birbirimizi anlayamadıklarımız oldu.

NAMAZ AYI

NAMAZ AYI
NAMAZ AYI  ve NAMAZ YEMEKLERİ
Geçmişte ölüler namazı ayı diye söylenen ay 3 ayların başlamasından önceki aydır.
Bu ay şu ana kadar bizim köyün dışında başka bir yerde görmediğimiz bir gelenek olarak kutlanmaktadır.
 Vefat eden kişilerin yakınları o kişi için kuran okutup yemek verirler.

ÇAYIRDA KILDIM NAMAZ

ÇAYIRDA KILDIM NAMAZ

Çayırda kıldım namaz oda hakka yaramaz.
Gençlikte yapılanı Allah kınamaz.

EGOLAR

EGOLAR

MAALESEF EGOLAR BAZEN ÜSTÜN GELİYOR.

Toplum yararına yapılan işlerde egolar değilde mantıkla hareket etmek gerekir.
Ben demek hastalığı maalesef toplumumuzda çokça olan bir illet.
Bundan kurtulmanın en iyi yolu ekip olup saygı,sevgi içinde hizmetlerde bulunmak.
Liderlik yapacak kişi ekibindeki herkesi onura edecek yerine göre ikinci planda kalıp paylaşımda hak ve hakkaniyet içinde yöneticilik yapmalı.
Hizmetlerde belirli kişilerin düşüncesi değilde toplumun istekleri yerine getirilmeli.

Kişisel egolarımızı ve taraftarlık duygularımızı bir kenara bırakırsak hizmet adamı oluruz ne dersiniz.

Ahmet Lafcı

Ekim 2017

BEN BİLİRİM BEN YAPARIM

Ben bilirim ben yaparım

İnsanın  kendine güvenmesi kadar güzel bir özellik, meziyet yoktur.

Cesaret,inanç,özveri üzerine yeteneğiniz var ise çok güzel bir meziyettir.

Tecrübe yaşanarak elde edililir.

2 Kasım 2017 Perşembe

CENAZELERİMİZ

SON YILLARDA  CENAZELERE KATILIMIMIZ MAALESEF ÇOK DÜŞÜTÜ.

 Özellikle 40 yaş altındaki arkadaşlar çok yakınları dışında  hatta bazıları  yakınlarına dahi gelmiyor.

SARIKIZ


Her yörede bir sarı kız hikayesi vardır bunların çoğuda efsanedir yani gerçek olup olmadığı belli değildir.
Bir çokta sarı kız türküsü vardır kimi sarı kız kimi sarı gelin.
Bizim alpsarıdada bir sarı kız var erenlerin evi tepede mezarı var 1970 li yıllarda mezarı defineciler
tarafından açılmıştı mezar aylarca açık kaldı sonra kapatılıp taşla örüldü.

HERKESE TEŞEKKÜR EDER SAĞLIKLAR DİLERİM

SAYGI DEĞER KÖYLÜLERİM VE HEMŞERİLERİM KISA BİR SÜRE ÖNCE BY PAS AMALİYATI OLDUM ŞU AN EVDE İSTİRAHAT ETMEKTEYİM.

KAYIKCI HALİL GÖKER

Kayıkçı Halil Göker (1899 doğumlu)

1920 yılında başlamış Haydarpaşa Kadıköy arası kayıkçılığa.

ALPSARILI KAYIKCILAR

Çankırı Korgun Alpsarı köylülerinin İstanbul’un denizinde iki asır kayıkçılık yaptığını bilenler çokta değildir.
Bazen slogan olmuş konuşmalarımız vardır hani “denizsiz köyün denizci çocukları” ya da “köylerinde çayda yüzmesini bilmezler ama İstanbul’un boğazının hırçın sularında kayıkçılık yaparlar” diye.

‘Köyde tarlamız, kapımızda sığırımız ve İstanbul’da kayıklarımız var’

Yüzelli yıldan bu yana, İstanbulda kayıkçılık. Sonra Haydarpaşa garı.. İlkin geldikleri yer Kurbağalıdere de olabilir. Başka yerler de. Ama ortadaki meraklı olay... Şu bilmezin, deniz görmemişin denizden ekmeğini çıkarması...

'Kadıköy-Haydarpaşa arasında 48 sandal işler, 49 olmaz

'Kadıköy-Haydarpaşa arasında 48 sandal işler, 49 olmaz!'

Memet köyü anlatıyor, gurbeti anlatıyor. Kendilerini anlatıyor. Yattıkları kalktıkları yerleri... İşleri, işsizliği, anlatıyor. Çekinmeden, açık yürekle her şeyi anlatıyor.
 RESİMDEKİ KAYIKCI İSMAİL LAFCI(ASLAN)

BÜYÜK HALAMIZ ŞEHRİ HANIM

 

Köyümüzde Şu An Yaş İtibarı İle En Büyüğü Safiye Göktoprak Tarfından Nakledilmiştir.

 

3.OLAĞAN GENEL KURUL

Genel Kurul Ve Teşekkür

 

Saygı Değer Alpder Üyeleri Ve Köylülerim Saygı Ve Selamlarımı Sunar Herkese Sağlık Ve Huzrlu Günler Dilerim.

2004 Yılı Eylül Ayından Bu Yana İnternet Sitemiz Değişik Adlarlada Olsa Sizlere Hizmet Vermeye Çalışıyor.

2004 Yılından 2005 Yılına Kadar Yaklaşık Bir Yıl Dernek Oluşumu 2005 Yılı Eylül Ayından İtibarende Dernekleşerek Alpder Sizlere Hizmet Etmeye Çalışıyor.

Yaklaşık 8 Yıldır Yaptıklarımız Sizlerin Takdiridir.

Alpder 2006 Yılı Mart Ayında 1. Olağan Genel Kurulu 2008 Aralık Ayında 2. Olağan Genel Kurulu 2011 Aralık Ayında 3. Olağan Genel Kurulunu Yaptı.

Yapılan 3 Olağan Genel Kuruldada Bana Ve Yönetim Kurulu Arkadaşlarıma Verdğiniz Destek Ve Güven İçin Teşekkür Ederim.

2008 Yılı 2011 Yılı Yönetim Kurulundaki Arkadaşlar Yönetim Kuruluna Girmeyip Yönetim Kurulundaki Bazı Arkadaşlardan Daha Fazla Çalışan Hepsine Teşekkür Ederim.

Derneğin Kurulumundan Bugüne Kadar Maddi Manevi Her Türlü Destek Ve Katkıda Bulunan Her Genel Kurula Bizzat Katılan Etkinliklerde  Hep Koşturan Bir Dediğimizi İki Etmeyen  Alpsarı Köyü Muhtarı Halit Gönene Teşekkür Ederim.

Son  Üç Yıldır Derneğimiz Adına Gelir Getirici Programlar Düzenleyen Ve Onbeşgünde Bir Dernekte Programlar Düzenleyen  Her Yapılan Etkinliğe Katkı Ve Katılım Yapan Ve Her Türlü Desteği Veren Kadınlar Kolu Üyelerimize Teşekkür Ederim.

Gayri Menkul Alımı İçin Maddi Katkıda Bulunan Tüm Köylülerimize Teşekkür Ederim.

Aidatlarını Zamanında Ödeyen  Derneğin Her Türlü Aktivitesine Katılan Üyelerimize Teşekkür Ederim.

Genel Kurula Gelerek Bizlere Destek Veren Herkese Teşekkür Ederim.

 

Geçmiş Dönemlerde Yönetim Kurulunda Görev Yapan Tüm Arkadaşlara Bana Verdikleri Destek Ve Katkılar İçin Teşekkür Ederim.

 

Yeni Yönetim Kurulu Üyelerine Bana İnandıkları Ve Destek Oldukları İçin Teşekkür Ederim.

Genel Kurulda Divan Başkanı Hasan Hüseyin Akbaba Katip Üye İsmail Keşan  Divan Üyesi Emre Karakaya’a Teşekkür Ederim.

Telofonla Arayarak Tebrik Eden Herkese Teşekkür Ederim.

 

Buraya Tek Tek İsmini Yazamayacağım Kadar Çok Teşekkür Edilecek Arkadaşlarımız Ve Dostlarımız Var Hepsine Ayrı Ayrı Teşekkür Ederim.

Bugüne Kadar  Çankırımız,Korgunumuz, Korgun Köylerimiz Ve Köyüm Alpsarı İçin Elimden Geldiğince Birşeyler Yapmaya Çalıştım Bundada Başarılı Olduğuma İnanıyorum.

Bundan Sonrada Elimden Geldiğince  Katkıda Bulunmaya Çalışacam.

Ben Bu Dönem Köylülerimden Alpder’e Daha Çok Destek Ve Katılım Bekliyorum.

Üye Olan Arkadaşların Aidatlarını Zamanında Ödemelerini  Bekliyorum Gayri Menkul Paralarını Ödemeyenlerin En Kısa Zamanda Ödemelerini  Eksik Ödeyenlerinde En Kısa Zamanda Tamamlamalarını Bekliyorum.

Alpder’e Üye Olarak  Kadınlarda 20 Yaş Erkeklerdede Askerliğini Yapan Herkesin Üye Olmalarını Bekliyoruz.

 

Değerli Köylülerimiz  Son Üç Yılda Yaptıklarımız Ortadadır İnandıkdan Sonra Oluyor Lütfen Bu Oluşumun İçinde Olmayanlarda En Kısa Zamanda Bu Oluşumun İçinde Olsunlar Ayrı Gayrılık Olmasın.

 

Herkese Teşekkür Eder Katkı Katılım Ve Dualarınızı Bekliyorum Sağlıkla Kalın.

 

Saygı Ve Selamlarımla

Alpder Başkanı

Ahmet Lafcı

5.GELENEKSEL ALPDER PİKNİK TANIŞMA VE KÜLTÜR ŞÖLENİ

5.GELENEKSEL ALPDER PİKNİK TANIŞMA VE KÜLTÜR ŞÖLENİ

 

Yazının başlığına bakınca belki diyeceksiniz bugüne kadar ALPSARIKÖYÜ piknik  tanışma ve kültür şöleni neden ALPDER şölenine döndü.

 

ALPDER aslında ALPSARININ kısaltılmasıdır.

 

Şölen günü bazı arkadaşlarımız tarafından telafuz edilen ALPDER ŞÖLENİ bazı köylülerimiz tarafından eleştirilmiştir.

 

ALPDER derneğimiz kurulduğu günden bugüne her zaman kullanılan sitemiz ve logomuzda kullanılan  bir isim olup Çankırı camiasında markalaşmış bir isimdir.

 

Köyümüzün ismi  geri alınmadan önce biz derneğimizi ALPSARI  köyü olarak kurduk ve ALPDER olarak kısaltılmışını tüzüğümüze yazdık.

 

İnanıyordukki  ALPSARI ismini geri alacaktık ve aldıkta.

 

Bazı kişiler bu ismin alınmasından dahi rahatsız oldular.

Neden kimlikler değişecek ve bazı yazışmalarda yeniden iş çıkacakmış.

 

ALPDER  kurulduğu günden bugüne kadar olmayacakları yaptı bundada başarı elde etti .

 

ALPDERE inanan ve destek veren  kadın erkek  genç cocuk herkesin katkısı vardır.

 

 

Yaptığımız ilk şölene karar vermek ve yapmak için 13 günlük bir süre vardı  karar verildi ve yapıldı.

 

Son şölen 5.şölen yani 5 yıl geçmiş ve eksiği veya fazlası ile 5 şölen yapılmış bu kolay olmuyor işin maddi tarafı var  misafir ağırlamasından yapacağınız ikramlar  çıkacak her türlü olumsuzluklar sizin üzerinize kalıyor.

 

Hatta gece yapılan eğlencede oyun oynamayanlardan dahi sizi sorumlu tutuyorlar.

Belki katılımcılar tüm programlara katılmıyor ama bizler tüm programlara katılmak mecburiyetinde kalıyoruz.

Bazıları bulgur pilavı yiyememiş bazıları tepsiyle götürmüş.

Gölette çocuklar suya fazla yaklaşmış bağırıyorlar Ahmet Ahmet çocuklara bak.

Boğulan olursa hesabını nasıl verecen.

Otobüsler kaza yapsa hesabını nasıl verecen .

Ben 5 yıldır ailemle oturup bir çay dahi içemedim ama bazıları eleştiri yapıyor.

Açılış konuşması yapılıyor konuşmacı yani beni dinlemiyorlar bile bunlar üstelik kamareye takılıyor.

Son şölenin afişinden tutunda köy konağı önü temizliğine düzenlenmesine kadar bizzat yaptık  buna rağmen taktığımız afişler sökülüyor.

 

Şölene başlamadan belirttik her evli bir hane lütfen katkı paraları ödeyin üstelik 20 tl üstelik bırakın gençleri  evin ana hane reisleri dahi ödeme yapmadı burada yazmaya utanıyorum üstelik misafirde getiriyorlar.

Çankırıdaki köylülerimizin bir kısmıda maalesef  yapılan etkinliklere katılmıyorlar mazeret işe gidiyorlarımış bizler bu kişilerin çoğunun  hangi ortamlarda hangi şartlarda nerelere gittiklerini biliyoruz.

 

Şununda  bilincindeyiz ALPSARI köyü birilerinin değil hepimizin ancak herkes yapılan  güzel işlere  saygı gösterecek ve haklının hakkını verecek bedavadan eleştiri yok.

Bedavadan geçinmeyecek maddi ve manevi olarak her işin hakkı verilecek.

Bazı köylülerimiz 20 tl nin toplanmasından dahi rahatsızlarmış neden efendim dernek bu şöleni  düzenlediği gibi maddi olarak karşılamıyor.

Hani bazıları gayri menkul için katkı yapmışya  bu para hiç bitmiyor aidat ödemeyecekler katkı yapmıyacaklar etkinliklere 20 kişi katılacaklar  oh ne ala bazılarının oğulları derneğe üyeymişya babalarınada sms gidecek üstelik gayri menkul katkı parasıda ödememişler .

Anlayacağınız köfteden eleştiri çok katkı yok.

 

Kurukuruya destek yok .

Bir tabak  bulgur pilavına şölen oh ne ala ondan sonrada eleştiri.

 

Kuru kalabalığa son .

 

Eğer kalabalık isteniyorsa  ben oraya binlerce kişiyi getiririm ve  eğlenceninde en alasını yaparım ama bizim amacımız biz bize mütevazi bir şekilde kendi kültürümüzü yaşayalım istiyoruz.

Ancak  bedavadan olmuyor.

Üstelik bütcemiz 3000tl ve maalesef istanbuldan gelen otobüsler ve gönlü zenginler olmasa  bu parayı dahi toplayamayacağız.

 

Araçları ile gelenler dahi bu 20 tl yi ödemiyor.

 

Ne diyelim.

 

 

Bundan sonra ALPDER etkinliklerine Alpdere üye olan ve üyeliğinin vecibelerini yerine getirenlere açıktır.

Bugüne kadar hep kırmayalım kimseyi üzmeyelim diye kendimizi sıktık ancak gözüken şu bu kişiler hiçde umursamadılar hatta eleştiri ve ortalığı karıştırdılar.

 

Üstelik bu kişilerin çoğunun maddi durumu üst düzeyde.

 

 

Benim şahsi olarak kimseyle sıkıntım yok akrabalık arkadaşlık ayrı şeyler  ancak ben bir yöneticiysem ve insanlar bana güvenip maddi ve manevi destek veriyor ise ben onların paralarını ve emeklerini hak etmeyene yedirmem  bunun içinde  bundan sonraki etkinliklerde toplu organizasyonlarda hak etmeyene hak etmediği değeri vermek istemiyorum siz duyarlı köylülerimden destek ve katkı bekliyorum.

 

Kimseye borcumuz yok .

Şimdiden söyleyelim yapılacak şölenlere misafirlerimiz hariç kim katılırsa bedelini ödeyecek yok o kişileri savunan varsa o ödesin bedelini.

 

Ben bugune kadar elimden geldiğince kimseyi kırmadım ve kimseyi zor duruma sokmadım arkadan konuşmadım.

 

Bende eleştirileri yüzüme erkekce mertce yapmalarını bekliyorum.

 

Tekrar ediyorum hak etmeyenler bu organizasyonlara gelmesin.

 

Yılbaşına kadar katkı ve katılımlarını yapmayanlarda dernek yönetim kurulu ve oluşturulacak çalışma  gurubu ile değerlendirilip gereği yapılacaktır.

NOT:Şölen oyun oynamaktan ibaret değildir bundan sonraki şölenler daha programlı ve daha çok bilgi ve bize has olan oyun ve eğlencelerden oluşacaktır.Komite kurulup çalışmalar yılbaşında başlayacak.

Tüm alpder üyelerine saygı ve sevgilerle.

 

ALPDER BAŞKANI

TEŞEKKÜRLER ALPSARILILAR

TEŞEKKÜRLER ALPSARILILAR
Feshane tanıtım güneri etkinliklerinde korgun standında 4 gün görev yaptık.gelen misafirleri karşışama uğurlama küçük ikramlarda bulunduk.
Standın kurulmasında ve  diğer çalışmalarda Alpder başkanı Numan CEBECİ ve yönetim kurulu üyesi İsmail GÖKBULUT  çalışmalar yaparak köyümüzü en iyi şekilde temsil etmişlerdir.
Yine bu program çerçevesinde 8 ağustos günü Korgunda yapılan toplantıda muhtarımız Halit GÖNENDE  öncülük yaparak  toplantıda köyümüzü iyi bir şekilde temsil etmişlerdir.
Yapılan programa katılan köylülerimiz bizim korgun standına uğrayarak bizleri yalnız bırakmadılar.
Yaren tv sahibi Barbaros ÖZDEMİR’DE programlarda ve her ortamda köyümüzün adını tekrarlayarak güzl bir tanıtım yaptılar.
Sanatcımız Sami YALÇINDA aynı şekildeyaptığı programdaki bana göre 4 gün içinde yapıla en güzel  programdı diyebilirim alpsarıyı en iyi şekilde temsil etmiştir.
Çankırı yaren kültürünü tanıtan ahi yaren derneği ve yaren ekibindeki köylülerimiz.başağa ve dernek başkanı ahmet ABSARILIOĞLU  yaren ağa İsmail ERDOĞAN ve yaren çavuşu Mehmet güdük’de köyümüzü en iyi şekilde temsil etmişlerdir.
KATKI VE KATILIM YAPAN HERKESE EN İÇDEN DİLEKLERİMLE TEŞEKKÜR EDER BUNDAN SONRADA BÖYLE OLALIM DERİM.

SAYGILARIMLA

 Ahmet LAFCI

SAHİBİNE DEĞİL SAHİBİNİN HATIRASINA SAHİP ÇIKMAK


SAHİBİNE DEĞİL SAHİBİNİN HATIRASINA SAHİP ÇIKMAK    

 

RESİMDEKİ KÖPEK 17 MAYIS 2009 GÜNÜ KÖYDE TARAFIMDAN ÇEKİLMİŞTİR

 

Köyümüzden Abduramanın Mehmetin evinin girişinde çekildi.

Köpek o eve aittir  ve bildiğim kadarı ile  o evde 2 senedir 1,2 ay dışında oturulmuyor ve köydede çok kimse olmamasına rağmen  o hayvan aç suzuz  soğuk sıcak demeden  ve sahibine değil sahibinin hatırasına  sadık kalarak  o evi terk etmemiş .

Günümüzde insan ana baba evlat veya benzer  durumdaki yakınlarına yaptıklarına ve yaşadıklarına bakınca  üzülüyor.


Ne olur  biraz düşünelim  özümüze kültürümüze sahip çıkalım ahde vefalı olalım.

BEN O ANKİ DÜŞÜNCELERİMİZ YAZDIM BAŞKA BİR AMACIM YOKTUR

AHMET LAFCI

23.06.2009

HASAN DEDE

HASAN DEDE

Köyümüzün büyüklerinden bugün vefat eden Hasan TUNCAY la ilgili bişeyler yazmak istedim.

Köyümüzde lakap olarak Hasandede derlerdi yada kafadarın Hasan.

Hasan dede lakabını nasıl aldı bilmiyorum ama  bizim çocukluğumuzda 1970 li yıllarda yukarı galatlar denen mevkide şu an göletin olduğu yerin alt tarafı orada yol kenarında bir elma vardı  bu elma ağacında  çok elma olurduki bütün köylü bu elmadan yerdi elma yaz elması idi  bu elmaya hasan dedenin elması derlerdi.

Yol tarifinde ve bir şey oldumu hasan dedenin elmanın yanı derlerdi.

Ben bu elmayı Hasan tuncayın zandederdim ben onu hasan dede olarak biliyordum.

Ancak sonradan öğrendiğimde daha önceden bir hasan dede varmış o elma onun imiş ve hayrat yapmış  yani herkes yesin diye.

Hasan dede bizim çocukluğumuzda fazla köyde durmazdı İstanbulda boya işleri yaptığını biliyorum.Ancak köylümüz ve yakın komşumuz olması sebebi ile yinede yakından tanıyoruz.

Sessiz kendi halince  herkese faydalı bir insandı.

Konuşurken  efendi diye hitap ederdi büyük küçük fark etmiyordu saygılı bir insandı

 Ailesinede bağlı gözüküyordu çeşmeden su getirmesi  hanımı ile tarlaya giderken eşeğe hanımını bindirmesi  bunlar gündelik yaşamda gördüğümüz şeylerdi

Köy işlerindede birkaç gözlemim oldu  imece işlerinde insanlar genelde kaytarırlar ben Hasan abide öyle bişey görmedim.Kahyalıkda hep çalışırdı  köy konağının camlarını siler temizlik yapardı.Yağmur duasına çıkıldı orda gördüm türbenin camlarınız ve etrafı temizliyordu ondan başkada çalışan yoktu.Hasan dedenin el beceriside vardı yani ustalığı elinden geldiğince komşularına faydalı olurdu

Hasan dede gerçekten çok iyi bir komşu çok iyi bir insandı. ALLAH rahmet eylesin.


Köyümüzde her sene 1,2 kapı kapanıyor bir kapı daha kapandı.

 ALLAH ÇOCUKLARINA UZUN ÖMÜRLER VERSİN.

Doğan bir gün ölecek ancak hayatın ve yaşadığımız günün değerini bilelim.

Ahmet LAFCI

 

2008

DOĞRUCU DAVUT

DOĞRUCU DAVUT
Toplum içinde eğilmeden bükülmeden  dost doğru konuşan kişilere doğrucu Davut denir.

Acaba  bu doğrucu Davutlar gerçekten doğrumu yapıyorlar doğruyu söylemekle.

Genel olarak doğru yapıyorlar ancak kendileri için doğru yapmıyorlar sebebide yine meşhur bir söz vardır doğru söyleyeni 9 köyden kovarlarmış.

Bana görede doğrular söylenmeli bedeli ne olursa olsun dürüstlük en güzel meziyet ve verilen sözler  yerine getirilmelidir aksi takdirde bu işlerin sonunun nereye gittiğini  tv’lerde  gazeteler’de ve  diğer ortamlarda görüyoruz.


Geçengün bir ortamda  yakın arkadaşlarımdan birisi ile konuşuyordum söz doğruyu söyleyip söylemeye gelince bana ya arkadaş sende bazen dilini tutsan  örneğin köy şölenlerinde katılım ücretleri ile ilgili herkes sana  küsüyor  sağda solda  20 tl yi dahi ödemeyenler var diye söylüyorsun en azından yağmur duası ve şölenlerde yedikleri yemeğin parasını ödemiyorlar 1 tabak bulgur pilavına kadar  düşüyorlar diyormuşsun dedi bende doğru söylüyosun ben bunları sağda solda değil her ortamda söylüyorum.

Ancak yarası olan gocunur onu söyleyen veya alınan o parayı vermeyendir bu yapılan organizasyonlar topluca yapılıyor onun için herkesin katkıda bulunması lazım misafirlere sözümüz yok yanlış anlaşılmayalım.

Diğer benzeri oluşumlardada aynı şeyleri yaşıyoruz insanlar olduğu gibi gözükmeli  ve konuşurkende şunu  yapmalı ben başkasını eleştiriyorum ama ben bunu böyle yapıyormuyum diye.

Hep serzenişte bulunuyorum  ve maalesef her yazımdada dile getiriyorum  insanlar verdiği sözü yerine getirsin diye ne diyelim anlamayana.


Herkese sağlıklar dilerim.

 

AHMET LAFCI

DİK DURALIM

DİK DURALIM   



Kıymetli Alpsarılılar  hani bir laf vardır   lafla peynir gemisi yürümüyor diye evet lafla peynir gemisi yürümüyor.

Malesef hep konuşmaktan  bugüne kadar köylülerimiz köyümüz adına hiçbir şey yapamamış.

Yapmak isteyenlerede yapmak istemeyenler engel olmuşlar.

Neden küçücük çıkarları için bu küçük çıkarları nedir diyecek olursak cebinden çıkacak  çok cuzü bir rakamdır.

Şu anda bir heyecan yakaladık  köy adına yer almak için çoğunlukta bir heyecan ve samimiyet görüyoruz ve hakikaten istek arzu var özellikle genç arkadaşların çoğu bu işte gönüllü ve arzulu.

Malesef iş ciddiye gelince yine  bazı kişilerden kıvırmalar gelmeye başlandı.

Sizlerden isteğimiz lütfen samimiyetinizi bozmadan bu samimiyetsiz insanlara kulak asmayınız.

Gelin şu işin sonunu getirelim.Bizler 5 yıldır  edindiğimiz tecrübeye  bakarak bu kişilerin hep aynı kişiler olduğunu tesbit ettik.

Tecrübelerimize dayanarak şunu söylüyoruz bu kişiler ve etkileyeceği kişiler 2 elin parmağını geçmez.

 İnanıyoruzki bu kişiler ilk fırsatta katkıda sağlayacak kişilerin önüne geçmek için ne gerekiyorsa yapacaklardır yani resmin önünde kendilerine yer bulmaya çalışacaklar.

Tekrar ediyoruz lütfen  dikkatli samimi ve dürüst olup sözümüzün arkasında duralım .

Bu tip insanlarada  şunu söylemek istiyoruz

GÖLGE ETMEYİN BAŞKA İHSAN İSTEMİYORUZ. HERKESE İYİ HAFTALAR DİLERİZ.

AHMET LAFCIARALIK 2008

TEŞEKKÜR EDERİM

TEŞEKKÜR  EDERİM

2008 Yılı  ekim yada kasım ayıydı siteye bende teşekkür edeceğim diye bir yazı yazmıştım hatırlarmısınız hatta bazı arkadaşlar bana ne için teşekkür edeceğimi sorduklarında bekleyin görün dedim.

Beklediğimiz günler geldi zandedersem.O yazının yazıldığı tarihlerde derneğin akibetinin ne olacağı belli değildi beklide kapanacaktı.

Aralık ayında genel kurul yapılacaktı ama dernekte bir ilerleme gözükmüyordu.

Genel kurulun olduğu gün dernek resmi üyemiz 90 civarıydı genel kurulada yaklaşık 50 kişi katılmıştı ben orada şöyle bir söz söyledim bu işe en çok emek veren kişi ben oldum ancak bir hedef görmediğim için burada bırakalım dedim .

Oradaki arkadaşlar bana hedefin ne olduğunu sorduklarında bende derneğimize ait bir yerin olması durumunda derneğin  güzel işler yapacağına ve sürekliliğinin olacağına inanıyorum demiştim.

Katılımcıların çoğuda ne gerekiyorsa yapalım diye bana destek verip sahip çıkmaları ile zor ve sıkıntılı bir işe girdik.

Burada bana  ogün söz veren ve  sözünde duran destekleyen herkese teşekkür ederim.Orada söz veripde değişik nedenler öne sürerek desteğini ve sözünü geri çekenlerede  canları sağolsun diyelim.

Şunu unutmayalım yapılan hizmetlerden bir şekilde faydalanıyoruz ama köyde ama istanbulda bunları kullanırken  ben buna ne kadar katkıda bulundum acaba hak ettimmi diye düşünmeli ve ona göre davranmalı diye düşünüyorum.

Yazının başındada belirttiğim gibi teşekkür edeceğim diye teşekkür bu kadar kısa olmaz diye düşünüyorum.

Bu gayrimenkul alımı ve çalışmalarında sağlığını hiçe sayarak çalışan,eş dostla arası bozulan,maddi katkılarda fedakarlık yapan kişilere ayrı ayrı teşekkür edeceğim.Yoktan bir şeyler yaparak nasıl katkıda bulunurum diye kadınlar kolunu kuran ve kısa zamanda güzel ve hayırlı işler yapan kadınlar koluna teşekkür edeceğim.

 

Bana inanan ve güvenen herkese teşekkür ederim.

 

TEŞEKKÜR YAZILARIM DEVAM EDECEK

 

SEVGİ VE SELAMLARLA

Ahmet LAFCI

GENEL KURUL VE TEŞEKKÜR 2008

GENEL KURUL VE TEŞEKKÜR

ALPDER 2 OLAĞAN GENEL KURULU 14 ARALIK PAZAR 2008 DE YAPILDI.

Bugün itibarı ile derneğimizin kayıtlı üye sayısı 91 kişidir katılım 50 kişi olarak yapıldı.

Genel kurul prosudürleri yerine getirilerek diğer konulara geçildi.

Dernek başkanı olarak ben Ahmet lafcı  derneğin hedefleri olmadığını bu sebeble yeni yönetime talip olmuyacağımı söyledim.

Ancak üyelerin ısrarı sonucu şu anki dernek merkezinin olduğu yerin 1 yıl devam etmesi ve bu bir yıl içinde ünalan mahallesinde derneğe ait bir mülkün alınması şartı ile bu görevi mecburen kabul ettik.

İlk hedefimiz tüm köylülerimizin katılımı ve katkısı ile  15 ocağa kadar uygun bir yer bulunması ve buranın finansmanını sağlamak için gerekli çalışmaların yapmı.

Yapılan istişareler sonunda alınan kararlarımız burada duyurulacaktır.

Üyelerimiz ve köylülerimiz tarafından bana duyulan özellikle maddi konulardaki güvene teşekkür ederim.

Ben normal şartlarda bu görevi bırakmaktan yanayım ancak bu işi biz başlattık biz devamını getireceğimize  ve bize duyulan göreve layık olacağımıza ve   başaracağımıza inanıyoruz.

Bu çalışmalarda özellikle finansman konularında dürüstce konuşularak  destek olmanızı bekliyorum.

1 yıl içinde benim istediğim şeyler yapılmaz veya yapamazsak 1 ocak 2010 tarihinde istifa ederek bir daha bu tip oluşumlarda bulunmuyacağım.

Tekrar ediyorum eleştiriye hakaret dozunda olmamak şartıyla kabul.

Ancak kurukuruya eleştiri veya bu oluşuma katkıda bulunmayan kimsede bizi eleştirmesin.

Önce  güvensinler eskiden bizlere bahsetmesinler sevabı ile günahı ile 2005 yılından itibaren yapılan çalışmaların sorumluluğu bize aittir.

Bizlere verilen sözler lütfen yerine gelsin.

Genel kurula katılan herkese özellikle genel kurul için gelen muhtar ve heyete teşekkür ederim.

2005 yılından bugün 2008 yılı sonuna kadar bana destek olan ve benim yanımda olan  eski dernek yönetim kurulu arkadaşlarıma teşekkür ederim inşallah ileriki günlerdede yine destek ve çalışmalarını beklerim.

 

Saygı ve selamlarla

Ahmet lafcı

ARALIK 2008

BİRLİK VE BERABERLİK 2007

BİRLİK VE BERABERLİK

Konuşurken çok güzel çıkıyor birlik ve beraberlik ancak arkası geliyormu yoksa ağızdan çıktığı gibimi kalıyor .

Malesef ikinci dediğim laf olsun diye söyleniyor.

Değişik organizasyonlara katıldım. Hep belirli kişiler işin yükünü çekiyor.  Çankırı ile ilgili bir çalışma organizasyon mu olacak, önce herkes yapalım edelim  elimizden gelen ne olursa hazırız, iş ciddiye geldimi ya o gün çok önemli bir işi vardır şehir dışındadır vs vs

Başımdan gecen  1, 2 olayı anlatmak isterim.

Mart ayında  İstanbul'da  bir hemşerimiz bir siyasi partide milletvekili adaylığı için çalışmalar yapıyor.  Partileri İstanbul'da tanışma kaynaşma  organizasyonu yapıyor. Genel başkanları ve parti üst düzey yöneticileri de katılıyor. Bu hemşerimiz anadolu yakasındaki dernekleri arayıp kendisine  destek verilmesi için ricada bulundu. Bunlardan biride benim. Hemşerilerimizin yoğun olduğu bir mahalleye  otobüs gönderdiler ve o mahallede seçmen olarak 3000 civarında hemşerimiz var. Malesef  o gönderilen otobüse biz 25 kişiyi zor doldurduk diğer  derneklerinde bizden farkı yoktu.

Gelenlerin çoğuda bu arkadaş seçilirse  beklentileri olduğunu söyledi. Yani baştan kişisel çıkarları için gelmişler ve beni baskı altında tutmaya çalışanlar dahi oldu.

Yine  toplantılarda ve  organizasyonlarda şunu gördüm, hep şahsi çıkarlar şahsi menfaatler.

Bu sitenin yapımcısı arkadaşımız Ömer bey bundan 2 sene önce bazı girişimleri oldu İstanbul büyük şehir belediyesinden Çankırı dernek ve vakıflar adına  bir bina tahsis edilmesini, her ilçeye ve derneğe bir oda tahsis edilmesi için İstanbul'daki derneklerden  yazılı bir talep formunu kaşeleyip Ömer beye ulaştırılması talep edildi. Malesef kimse duyarlı olmadı ben şahsen çoğu dernekten şunu duydum. "biz şimdi hakkımızı bu şekilde kullanırsak yarın kendi derneğimiz için bu hakkımızı kaybederiz" diye  bu formları imzalamadılar.

İstanbul'da kime sorarsanız sorun Çankırı için canını verir,  arabasının plakasının sonu 18, tel nosu sonu 18 ve en iyi Çankırılı odur. Ancak bir Çankırı gecesi düzenlersiniz salonun yarısı boş Çankırıspor İstanbul'a maça gelir türübünlerde  50, 100 kişi geçmez. Organizasyonlarda  hediyelik eşya yaptırırsın önce gelir 3, 5 tane alır. Bunlar ücretli dedimi ben sonra alırım diyerek elindekileri bırakır.

2005 yılında  İstanbul Kartal'da  belediyenin düzenlediği  yöresel ürünler ve Çankırı gecesi adı altında bir organizasyon düzenledik. Çankırı ürünlerinin tanıtıldığı bir stand açtık. Yaklaşık 20 gün açık kaldı ve Çankırılı sanatcılar ve Bayramören yaren ekibinin katılımı ile Çankırı gecesi düzenleyerek son buldu.

Çankırı'dan getirdiğimiz ürünlerin yarıdan fazlası elimizde kaldı. İşin en acı tarafı da Necati Asım USLU'nun Karetekin diyarı Çankırı'dan sözler kitabından 100 adet getirdik ve maalesef 3 tane satabildik gelenler bedava  diye sarılıyor 10, 20 alalım ücretli olduğunu öğrenince bırakıyor.

Çankırı vakıf gazetesini  standa koyduk hemşerilerimiz  1 er tane alsın diye malesef hepsini alıp götürmek isteyenlere de rastladık.

Geçen yıl İstanbul'da radyoculuk yapan bir hemşerimiz aynı zamanda  şiir de yazıyor, bu hemşerimizin kitabı çıktı bir belediyenin  kültür merkezinde tanıtımı vardı ve dernek vakıf ve benzeri kurumların haberi olmasına rağmen 10 kişi geldi ve bu hemşerimiz İstanbul'da Çankırı gecelerinin tanıtım sunum ve organizyonunu bedava yapıyor.Yani bu anlattıklarım birlik beraberlik adına maalesef çok kötü örnekler.

Ve maalesef  çoğunluğumuzda bu şekilde.

Güzelliklerde var

Şahsi olarak  geceler düzenleyen iş adamlarımız,

Ücret almadan sahneye çıkan hemşerilerimiz,

Ücret almadan ve sürekli memleketimizi tanıtan radyocularımız,

Hayırsever iş adamlarımız,

Hemşerilerimizin  her türlü yardımına koşan bürokrat  ve yöneticilerimiz,

Bizler istiyoruzki İstanbul'daki 350 bin Çankırılının birlik ve beraberlik içinde gümbür gümbür ayak sesleri gelsin.

Seçimlerde siyasiler bizlere yalvarsın aman sizden aday koyalım sizlerden kadromuza elaman alalım diye.

Malesef hep, her şey lafta kalıyor.

Bahattin Ayhan beyin dediği gibi bölgesel yazar olmak ve yazılar yazmak çok zor yazılacak çok şey var ancak yazamıyorsun kendi köyümüzdeki sıkıntılarımızı dahi yazamıyoruz.

Bizler  Çankırı dışındaki Çankırılılar lütfen biraz daha duyarlı olup organize haraket ederek  gücümüzü gösterelim, aksi takdirde hep talep eden ve talepleri bir türlü karşılanmayan durumunda kalacağız

 

SAYGILAR SUNAR HAYIRLI RAMAZANLAR DİLERİM

AHMET LAFCI

2007